21 Kasım 2013 Perşembe

ilk sinema salonlarının izinden... panayır/sirk alanlarından AVM'lere bir çember çizmek...



Víctor Erice'nin El Espíritu de la Colmena (Arıkovanının Ruhu) filminden


''Sinemayı 1908'de, henüz çocukken keşfetmiştim. Bu binaya Farrucini deniyordu. Biri giriş, diğeriyse çıkış için olan iki kapıyla dışarı açılan, güzel, ahşap bir cephesi vardı. Beş parçalı laterna ve bazı müzik aletleri, aylak gezinenlerin çok ilgisini çekiyordu. Üstü camla kaplı olan iç kısımda halk sıralar üstünde oturuyordu. ....''
''Şaşkınlık ve hayranlık içinde seyrettiğim ilk hareketli görüntüler bir domuza aitti. Bu bir çizgi filmdi. Perdenin arkasına bir gramafon yerleştirilmişti, müzik yayını yapıyordu. Üç renkli eşarpla sarmalanmış bir domuzun şarkı söylediği film renkliydi, çok iyi anımsıyorum. Yani görüntüler renk renk boyanmıştı.''
''Tekniğin yeni yeni girdiği o dönemde, sadece panayır eğlenceleriydi söz konusu olan. Günlük yaşama giren demiryollarının ve tramvayların dışında, modern teknoloji, çok sınırlı bir rol oynuyordu Zaragoza'da. Öyle sanıyorum ki, 1908'lerde, tüm şehirde sadece bir otomobil vardı. Bizim hala Ortaçağ'ı yaşayan dünyamız için, sinema tamamen yeni ve tepeden inme bir olaydı.''
 Luis Buñuel'in anılarından

1 yorum:

  1. Ne guzel yaklasmissin Buñuelin dunyasina Victor Erice"nin bu meshur sahnesiyle..

    YanıtlaSil