20 Mayıs 2014 Salı

bir tuhaf filmlerarasılık hikayesi:Torremolinos 73...



Ingmar Bergman sinemasından, özellikle de Yedinci Mühür filminden yola çıkan (meta sinemanın izinde) Torremolinos 73, (filmin içindeki filmi kast ediyorum!) Jesús (nam-ı diğer Jess) Franco tarzı, gerilimin, absürt komedinin, erotizmin (zaman zaman pornografiye yaklaşan) doruklarına tırmanıyor. Bergman'ın filminde satranç masasında mağlup olan Azrail, filmin içindeki filmde bir kadını sürekli takip (taciz) eden tuhaf bir azraile dönüşmüş... Biraz da metinlerarasılık üzerinden devam edecek olursak, şiirsel dili ağır basan, Türkçe'ye Şeytanın Saati diye çevrilen Fernando Pessoa'nın kısa metni aklıma geliveriyor -konuyla ilişkili olarak-. Bir gece yarısı aniden belirip bir kadına musallat olan şeytanla kadın arasındaki diyaloglar... Şiirsel ve pek tabi sürreal... 
Filmde Javier Cámara'nın canlandırdığı Alfredo, kamera ile olan ilişkisi muhabbeti nedeniyle Kieslowski'nin Camera Buff'ındaki Filip Mosz karakterini andırmıyor değil...
Özetle, Pablo Berger imzalı Torremolinos 73, metinler, filmler, film içindeki filmler aleminde kaybolmamızı sağlıyor...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder